Kilis il sınırları içinde yer alan Oylum Höyük, tarih öncesi dönemlerden günümüze ışık tutan önemli bir arkeolojik alan. Bu yılın kazı çalışmaları, yaz mevsiminin sıcak hava dalgasına rağmen, arkeologlar ve bilim insanları tarafından aralıksız bir şekilde sürdürülmektedir. Oylum Höyük, Hitit, Roma ve Bizans dönemlerine ait birçok kalıntıya ev sahipliği yapmasıyla bilinirken, yapılan kazıların bölgenin tarihine önemli katkılarda bulunması bekleniyor.
Oylum Höyük, yaklaşık 10.000 yıllık bir geçmişe sahip olup, tarihin en eski yerleşim yerlerinden biri olarak kabul edilmektedir. İlk kazı çalışmalarının başladığı 1990’lı yıllardan bu yana, bölgeden çıkan eserler, bölgenin tarihi zenginliğini gün yüzüne çıkarmakta. Oylum Höyük, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olması nedeniyle arkeologların ilgisini çeken bir merkez konumundadır. Yapılan kazılar, bu alanın Neolitik dönemde bile yerleşim yeri olarak kullanıldığını göstermektedir.
Oylum Höyük’ten çıkan tarihi eserler arasında seramik parçaları, metal aletler, mimari kalıntılar ve ziynet eşyaları bulunmaktadır. Bu buluntular, bölgede yaşayan toplulukların sosyal, ekonomik ve kültürel yapıları hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Kazılara katılan bilim insanları, çıkarılan buluntuları titizlikle inceleyerek, tarih öncesi toplumların yaşam biçimlerini anlamaya yönelik önemli veriler elde etmektedir.
Yaz mevsiminin gelmesiyle birlikte, Kilis’te sıcaklık 40 derecelere kadar ulaşabiliyor. Bu durum, kazı ekipleri için zorluklar oluştursa da, yapılan çalışmaların kararlılıkla sürdüğü dikkat çekiyor. Kazı başkanları, ekip üyeleriyle birlikte sıcak hava koşullarının etkilerini minimize etmek için çeşitli önlemler alıyor. Günün serin saatlerinde çalışma yapılması, ekip üyelerinin sık sık su molası vermesi ve uygun giyinmelerinin sağlanması gibi tedbirler alınıyor.
Kazı ekiplerinin yaşadığı zorluklar yalnızca hava koşullarıyla sınırlı değil. Elde edilen buluntuların korunması ve bölgedeki doğal etkenlerin etkisinin azaltılması da oldukça önemli. Bu nedenle, kazı alanında bulunan eserlerin güvenliği, ekip için öncelikli bir konu haline gelmiş durumda. Kazı alanıyla ilgili haberler yerel halkın ve ulusal basının ilgi odağı olurken, Oylum Höyük’ün önemi her geçen gün daha fazla anlaşılıyor.
Kazı çalışmalarının koordinatörü, projenin önemine dikkat çekerek, “Oylum Höyük, sadece Kilis’in değil, ülkemizin tarihi zenginliklerinden birini barındırıyor. Bu nedenle, her koşulda kazı çalışmalarına devam etmek zorundayız. Hava koşulları zorlayıcı olsa da, elde edeceğimiz veriler, Türkiye’nin arkeolojik mirasının daha iyi anlaşılmasını sağlayacak,” ifadelerini kullandılar.
Sonuç olarak, Oylum Höyük'teki kazı çalışmaları, tarihi yapıların gün yüzüne çıkması ve bu alana ait kültürel mirasın korunması açısından son derece önemli bir yer teşkil etmektedir. İlerleyen dönemlerde yapılacak olan kazı çalışmaları ve elde edilecek yeni buluntular, bölgenin tarihine dair daha fazla bilgi edinmemizi sağlayacaktır. Sıcak havaya rağmen bu önemli çalışmaları yürüten ekipler, tarihin derinliklerinde kaybolan kültürel mirasları yeniden canlandırma adına büyük bir özveriyle çalışmaya devam ediyor.