Uzun bir arayışın ardından, 52 yıl boyunca polis ve güvenlik güçlerinin gözünden kaçan bir zanlının tuvalette yakalanması, ülke gündemini sarstı. Bu olay, yalnızca bir gerçek suç hikayesini değil, aynı zamanda adaletin geç de olsa tecelli etme hikayesini de beraberinde getirdi. 1971 yılında işlediği suç nedeniyle aranan ve türlü yollarla kayıplara karışan Zeki Ç., nihayetinde görüntüleri kaydedilen bir evin tuvaletinde ele geçirildi. Bu beklenmedik durum, birçok soruyu da beraberinde getirdi.
Zeki Ç.'nin hikayesi, yıllar boyunca birçok kişi tarafından konuşulan bir efsaneye dönüşmüştü. 1971 yılında işlediği suçun ardından, yetkililer her türlü çabayı göstererek onu yakalamaya çalıştı. Ancak yıllar geçtikçe, Zeki Ç. adeta hayalet gibi kayboldu. Herkes, onun nasıl bu kadar uzun süre saklanabildiğini merak ediyordu. Bazı kaynaklara göre, Zeki Ç. çeşitli kimlikler kullanarak ve sık sık yer değiştirerek kendini gizlemeyi başardı. Ancak tüm bu çabalara rağmen, sonunda yakalanacağı gün geldi.
Geçtiğimiz günlerde, güvenlik güçleri Zeki Ç.'nin olabileceği bir adres üzerinde operasyon düzenledi. Tuvalet için dışarıya çıkarken sağda solda güvenlik güçlerinin olduğunu göremez. Güvenlik güçlerinin çevreyi tamamen kuşattığı öğrenilen otoyoldaki bir evde, tuvaletten çıkmak üzere olan Zeki Ç., aniden karşısında polisleri buldu. Gözaltına alınma anı, hem polis memurları hem de tanıklar için unutulmaz bir anı olarak kayıtlara geçti. Zeki Ç.'nin polislere karşı verdiği tepkiler ve sonrasında yaşanan olaylar tüm kamuoyunun dikkatini çekti. Yıllar boyu saklandığı için yoğun bir şok yaşayan zanlı, bu durum karşısında ne yapacağını bilemedi.
Olayın ardından yapılan açıklamalarda, Zeki Ç.'nin yakalanmasıyla birlikte çeşitli suçların daha aydınlatılabileceği vurgulandı. 52 yıl boyunca süren bu arayışın sona ermesinin mutluluğu yaşanırken, toplumda adaletin yerini bulmasının önemine dikkat çekildi. Zeki Ç.'nin mahkemeye çıkışı ve yargılama süreci ise merakla bekleniyor. Suçlu ya da suçsuz olduğu değerlendirilecek ve geçmişte işlediği suçlarla ilgili ne tür cezalar alacağı kamuoyunun gündeminde olacak.
Bu olay, sadece bir ceza adalet hikayesinden daha fazlasını ifade ediyor. Menschen 'hidden' in a world full of uncertainties are exposing and highlight the difficulties of being concealed in society. Yakalanmanın nasıl bir baskı yarattığı, Zeki Ç. üzerinden toplumda daha geniş bir tartışma konusu olacağı düşünülüyor. İlerleyen günlerde benzeri suçlarla ilgili bilgilerin açığa çıkması ve aydınlatılması, yalnızca Zeki Ç.'nin hikayesine değil, aynı zamanda diğer kayıp suçlular için de umut doğurabilir.
Sonuç olarak, Zeki Ç.'nin 52 yıl aradan sonra tuvalette yakalanması, doğru bir sözle ifade edilecek olursa, 'adaletin geç de olsa yerini bulması' anlamına geliyor. Her ne kadar bu olay birçok soru işareti barındırsa da, şu an için kesin olan bir şey var: Zeki Ç. sonunda 52 yıl boyunca saklandığı dünyanın dışına adım attı. Şimdi ise, adalet süreci ona ne tür bir sonuç getirecek, önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz.